Bacıyan-ı Rum’dan Günümüze Kardeşlik Geleneği

25.09.2025

Kadın dayanışmasının kökleri yalnızca bugünün ihtiyaçlarından doğmadı; tarih boyunca Anadolu topraklarında bu dayanışmanın köklü bir örneği yaşandı. 13. yüzyılda, Ahi Evran'ın eşi Fatma Bacı öncülüğünde kurulan Bacıyan-ı Rum – yani Anadolu Kadınlar Birliği – dünyanın ilk kadın teşkilatlarından biri kabul edilmektedir.

"Bacı" kelimesi abla, kız kardeş anlamına gelirken; "Rum" Anadolu'yu ifade eder. Yüzyıllar öncesinden bize ulaşan bu isim, kadınların birbirini kardeş bilerek omuz omuza verdiği güçlü bir geleneğin sembolüdür.

Ahilik teşkilatının bir parçası olan Bacıyan-ı Rum, kadınların ev dışında, sosyal, kültürel, ekonomik ve hatta askeri alanlarda da etkin olmasını sağlamıştır. Kadınlar bu birlik sayesinde:

  • İlme, sanata ve ahlâka yönelmiş,
  • Kimsesiz genç kızları himaye etmiş,
  • Yaşlı ve kimsesiz kadınların bakımını üstlenmiş,
  • Maddi sıkıntı yaşayanlara yardım eli uzatmış,
  • Gerektiğinde vatan savunmasında erkeklerle yan yana mücadele etmiştir.

Ahilik kültüründe erkeklere "Eline, beline, diline sahip ol" düsturu öğütlenirken, kadınlara da Bacıyan-ı Rum aracılığıyla "Eşine, işine ve aşına dikkat et" ilkesi kazandırılmıştır. Bu anlayışla hem toplumsal düzeni hem de dayanışmayı güçlendirmiştir.

Bugün bizler, Hedefi Olan Kadınlar topluluğu olarak, bu köklü mirastan ilham alıyoruz. Nasıl ki Bacıyan-ı Rum kadınları birbirine destek olmuşsa, biz de topluluğumuza katılan her kadını bir "kardeş" olarak görüyoruz. Çünkü inanıyoruz ki kadın kadının yolunu aydınlatır, omuz verir ve birlikte yürürse hedefler çok daha ulaşılabilir hâle gelir.

Ücretsiz buluşmalarımız, temsili seanslarımız ve özel atölyelerimizle kadınların hem kişisel hem de profesyonel yolculuklarında yanında olmayı hedefliyoruz. Bacı geleneğinden aldığımız ilhamla, bugünün dünyasında modern bir kardeşlik ağı kuruyoruz.

Geçmişten bugüne değişmeyen bir gerçek var: Kadın dayanışması, sadece kadını değil, toplumun da geleceğini dönüştürür.


Öğretmen & Eğitim Koçu Büşra Polat